22 Ağustos 2014 Cuma

MANDROGİ..MASAL KÖYÜ

Mandrogi volga volga gezisi esnasında büyük ihtimalle bütün gemilerin uğrak yerlerinden...Zaten eğer Mandrogi'yi atlarsanız bu şeker gibi sahil köyünü göremezseniz büyük kayıp..İnsanın günlük yaşamda ismini çok duyamayacağı, gitmeyi aklından geçiremeyeceği kadar küçük ve az bilinen tipik bir rus köyü....

Volga boyunca ilerlerken Onega ve Ladoga göllerinden geçiliyor..Hatta bunlardan hangisiydi hatırlayamadım ancak gemimiz sabaha karşı epeyce sallanmıştı...Bu iki gölün birleştiği noktada Svir nehri kıyısında şirinden öte masal gibi bir köy...Uzaktan bakınca bana herşey maket gibi görünmüştü ...Ahşap evleri, yemyeşil doğası, rus köylülerinin el becerilerini sundukları atölyeleri, yanlış hatırlamıyorsam bir adet şarap yapım evi, her bir cm. si görülmeye değer turistik bir köy...Doğada özgürce dolaşan atlar, inekler, bazı küçük baş hayvanlar, mis gibi havası, tertemiz bir köy...Pek Anadolu köylerimize benzemiyor doğrusu...Fotoğraf çekmeyi sevenler için özel ayarlanmış bir stüdyo sanki...

Öğle saatlerinde gemimiz Mandrogi köyüne ulaştığında kurt gibi acıkmıştık...Açık alana yayılmış misler gibi ızgara kokusunu gemiden iner inmez aldık...Yeşil alana kurulmuş güzel bir restauran, rusça canlı müzik, salata, ızgara tavuk, şarap ve blueberrypie ..sonrasında Mandrogi'nin yemyeşil alanlarında yürüyüş yapmak, atölyeleri gezmek güzel hatıralarımız arasına girdi...Bütün grup bu güzel köyü sevmiş, birbirimizin fotoğraflarını çekmiştik...Volga beyaz geceler turunda hava tam anlamıyla kararmıyor ama yine de öğleden sonra, akşam üzeri denen saatlerde, gökyüzü kendine özgü rengine bürünüyor, özellikle o saatlerde köyün ve nehrin görüntüsü harikaydı...Akşam saatlerinde yeniden gemimize binerek Mandrogi'ye el salladık ve yeniden suda yol almaya başladık :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder